1090
Tam adı Mohandas Karamçand Gandi olan Gandi 1869’ da Porbandar’ da bir Hindu ailesinin oğlu olarak doğdu. Doğuştan çalışanlar kastına mensuptu. Babası Porbandar' ın divanı yani başveziriydi. Annesi dindardı ve babasının dördüncü eşiydi. Annesinin isteğiyle 13 yaşında evlendi. Çocuk yaşta baba oldu.
Bombay’ deki tıp öğrenimini yarıda bırakıp hukuk okumak için İngiltere’ ye gitti. Orada hayatı değişti. Kapitalizme karşı çıkan ünlü düşünürlerle tanışıp onların fikirlerinden etkilendi. Üç yıl sonra Hindistan’ a geri döndü. İşi nedeniyle Güney Afrika ya gitti. Orada insan onuruna yakışmayacak şeylerle karşılaştı ve siyahlar ve Hintlilerin haklarını korumaya yöneldi. Hintlilerin oy hakkını kaldırmak isteyen İngilizleri protesto etti ve diğer insanların da buna katılmasını sağladı.
1906’ da ise Satyagraha denilen, şiddete başvurmadan yapılan eylemleri Hintlilere baskı yapan Transvaal hükümeti üzerinde uyguladı. O sıralar ilahi dinler ve Hinduizm’ le ilgili kitaplar okumaya devam ediyordu. 1914’ de Hindistan’ a geri döndü. Burada Ahimsa denilen pasif direnişi benimsedi. Buna göre halk İngiliz mallarını boykot ediyor ve onları başta yönetim ve yargı olmak üzere her alanda kendilerinden soyutluyorlardı. Zamanla bu etkili bir siyasal örgütlenmeye dönüştüğünden 1922’ de tutuklandı.
Halk onu bir kahraman olarak gördü. Gandi öğretilerden ve sevgi, barış vurgusundan hiç taviz vermeden halkına silahlı direnişi yasaklamıştır. Bu direniş o ölünceye kadar sürmüştür. Hindistan gibi bir ülke bir yanda dünyada eşi benzeri görülmeyen bir harekettir bu. Hoşgörü, cesaret, zeka, insan sevgisi, adalet gibi insanı insan yapar değerleri normal insanlardan çok daha yukarılarda yaşamış intikam, kin gibi acizliklerden arınmış, daha da önemlisi insanları buna inandırmış, sonunda da kansız bir devrimi başarmıştır. Yaptıklarıyla söyledikleriyle, fikriyle barışın ve kardeşliğin sembolü olmuş bir insanın suikaste kurban gitmesi de insanoğlunun garip bir yaradılışa sahip olduğunun göstergesidir.