228
Piyasalarda başarılı olabilmek için kişinin kendi kararlarını kendisi vermesi gerekmektedir. Ancak yine de bu, pek mümkün olmamaktadır. Bilhassa piyasada “tüyo” olarak bilinen haberlere göre yatırım yapan yatırımcı çok fazladır. Ya da, bir kitap sadece çok satanlar listesinde olduğu için almak çok yaygındır.
1841 yılında İskoç gazeteci Charles Mackay piyasalar ve “sürü” ler halinde hareket eden insanların irrasyonel davranışları hakkında “Olağanüstü Kitlesel Yanılgılar ve Kalabalıkların Çığlığı” adlı kitabını yayımlamıştır. Kitap, Lale Çılgınlığı (1630’lar) ve Güney Deniz Balonu (1720) gibi tarihteki ünlü spekülasyonları anlatmaktaydı. Mackay’ ın varsayımına göre; kendini toplu çılgınlık içerisinde bulan insanlar, malların fiyatlarının aşırı değerlenmesine neden olmaktadırlar (Ekonomi Kitabı, 2013: 98).
Sürü davranışı, yatırımcıların aynı zamanda, aynı hisse senedi yada piyasada, aynı yönde (alış yada satış) işlem yapması olarak tanımlanabilir. Eğer bir yatırımcı kararını verirken diğer yatırımcıların kararlarına bakarak alıyor veya değiştiriyorsa, sürüye katılıyor demektir. Özellikle finansal krizlerin yaşandığı dönemlerde oluşturduğu yıkıcı etki ile tepki çekmektedir (Günak, 2007: 46).
Peki, sürü davranışı gerçekten kötü bir şey midir? Yatırımcı kalabalığın içinde ya da karşısında durması gerektiğini iyi öğrenmek zorundadır. Sürü davranışı yüzünden yatırımcı ters tarafta kalırsa çok para kaybedebilir, ancak herkesten önce doğru tarafta yer alırsa çok para kazanıp zengin de olabilir. Yatırımcının piyasadaki haberleri doğru okuması ve piyasayı anlaması gerekmektedir.
Hisse senedi piyasasının bir özelliği de grup hareketlerine uygun olmasıdır. Dow Teorisi’ne göre “trend” yaklaşımıyla açıklanan toplu hareket, bir bakıma sürü psikolojisi olmaktadır. Buna göre, eğer piyasa katılımcıları işlerin iyi gitmeyeceğini düşünürlerse, piyasanın yönü aşağıya doğru olmakta ve sizin elinizde piyasanın en yüksek kar beklentili, sağlam şirketin hisselerinin olması bir şey ifade etmemektedir. Buna göre, hisse senetleri piyasadaki gelişmelerden çabuk etkilenmekte, mega trendler bulunmakta, sürü psikolojisi yaşanmakta ve belirsizlik çok büyük olmaktadır (Özerol, 2013: 132).
Bazen de yatırımcılar kendilerini bir trendi izlemek zorunda hissederler. Bu bir tür, “sürüyü vekil tayin etme” durumudur. Birilerinin belirli bir hisseyi topladığını bilirler, ancak kimler olduğunu bilemezler. Bu tür yatırımcılar bir hisse senedi trend yaptığında, fiyat hareketini yönlendirenlerin, geleceği onlardan daha iyi bildiğine inanma eğilimi sergilerler. Böylece de yatırımcılar, trendin peşine takılırlar. Bazı yatırımcılar ise bir yatırıma girmeden önce böyle bir fiyat konfirmasyonu (güzel trend) oluşmasını beklerler. Beklenen bir fiyat hareketinin gerçekleşmesi, fikrin doğru olduğunu teyit eder ve kişi güvenle pozisyon açabileceğini hisseder (Peterson, 2012: 307).
Açıklamalardan da anlaşılacağı üzerine, yatırımcının tek yapması gereken sürünün nereye doğru gideceğini öngörmesidir. Bu şekilde herkesten önce davranabilir ve buna göre pozisyon alabilir. Ancak yine de kişinin kendisini sürüden ayırması oldukça zor olmaktadır.
Kaynak: Küden, M. (2014). “Davranışsal Finans Açısından Bireysel Yatırım Tercihlerinin Değerlendirilmesi”. İzmir: Yayımlanmış Yüksek Lisans Tezi